1.İklim Krizi Farkındalığı Veri Tabanı Projesi, 15 Haziran 2021- (13 ay)

Proje Yöneticisi: Dr. Ekin Gündüz Özdemirci

İklim krizini farklı kesimler için daha anlaşılır kılacak ve bu konuda farkındalığı artıracak, ilgi çekici, basit bir dile ve anlatıma sahip ve güvenilir bilgiler içeren yazılı ve görsel kaynaklar oldukça fazla olmasına rağmen bunların Türkçe dilinde ulaşılabilirliği sınırlıdır. İklim Krizi Farkındalığı Veri Tabanı Projesi, iklim krizinin sebeplerini, sonuçlarını, gelecek öngörülerini, çözüm önerilerini ve çözüme yönelik mevcut uygulamaları anlaşılır bir dilde aktaran yazılı, görsel ve işitsel kaynakları bir araya getirecek olan bir veri tabanı yaratmaya yönelik pilot projedir. Pilot proje kapsamında hazırlanacak veriler üniversitenin sürdürülebilirlik websitesi olan eko.kapadokya.edu.tr üzerinde sergilenecek ve projenin muhtemel diğer aşamalarının daha sonra projelendirilmesi ile bir veri tabanı web sitesine dönüştürülerek güncel ve sürdürülebilir tutulacaktır. Ayrıca, daha sonraki projelendirme aşamasında, projede üretilecek materyal açık erişimli e-kitap formatında yayımlanacak bir katalog olarak yayımlanmak üzere Kapadokya Üniversitesi Yayınlarına önerilecektir.

2. Kapadokya Bölgesi Kaya Mekân Isı Potansiyelinden Faydalanarak, Enerji Verimliliği Yüksek, Düşük Emisyon Değerlerine Sahip Güvenilir Enerji Üretimi Projesi, 7 Haziran 2021- (18 ay)

Proje Yöneticisi: Prof. Dr. Rıfat Yıldız

Isı pompası doğadaki enerjiyi (toprak, hava ya da su) çok az enerji harcayarak bina içine ısı olarak taşıyan ya da tam tersini yaparak bina içini soğutan bir sistemdir. Enerji harcaması alınan enerjiye göre çok düşük kalmaktadır.1 KW enerji harcamasına karşılık kullanılan kaynağa göre 4-6 katı enerji alınabilmektedir.

Isı pompaları, 3 farklı ortamın (Hava, su ve toprak) ısısını alarak, bu 3 ortamın dış hava sıcaklığına göre daha yüksek sıcaklara sahip olmasından yararlanmak sureti ile ortamı ısıtma prensibiyle çalışan sistemlerdir. Bu çalışmada amaç, bu 3 kaynağa ilaveten, kaya mekanların yaz-kış dış havaya göre çok daha sıcak olmasından yararlanılarak, kaya mekanların da bir ısı kaynağı olarak kullanılabileceğini ortaya koymaktır. Örneğin Toprak kaynaklı ısı pompası, enerjinin topraktan alınarak yapılabileceğini; hava Kaynaklı ise havadaki enerjinin kullanımı uygulamasıdır. Aradaki en büyük fark hava kaynaklı ısı pompasının COP değerinin hava şartlarıyla değişmesidir. Bu yüzden enerji verimliliği analizinin çok iyi yapılması gerekmektedir. Günümüzdeki hava kaynaklı ısı pompaları -20 C’de dahi çalışabilmektedir fakat -20 C’ de uzun süre çalışmaları fazla enerji tüketimine neden olabilir. Kısa süreli düşümlerde yıllık enerji tüketimlerini etkilemezler. Hava kaynaklı ısı pompalarının kapasiteleri hava sıcaklığı düştükçe düşmektedir. Yani minimum hava sıcaklığı seçimde baz alınmalıdır.

Projede, dış mekâna konulacak bir ısı pompası dış ünitesine göre, kaya oyma bir mekân içerisine yerleştirilecek bir ısı pompası dış ünitesinin yaratacağı etki ölçümlenecektir. Kayaç yapının ısı tutma yetisinden yararlanmak sureti ile, belirli bir hacmin ısıtılma süresi, ısıtma/soğutma maliyeti ve üretilen karbon monoksit düzeyi proje çıktılarını somut olarak ortaya koyacaktır.

3. Türkiye Turizminin Sürdürülebilirlik Performansına Yönelik Envanterin Tespiti ve Sürdürülebilirlik Performansını Arttırmaya Yönelik Öneriler, 1 Mart 2021- (3 ay)

Proje Yöneticisi: Dr. Sinan Akıllı

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın TGA (Turizm Tanıtma ve Geliştirme Ajansı) aracılığıyla gerçekleştirdiği uluslararası pazarlara ve iç pazara yönelik pazarlama çalışmalarında kullanmak üzere ve bir mikro site içeriğini oluşturabilecek şekilde, ülke turizminde sürdürülebilirlik başlığındaki olumlu çaba, uygulama, süreç ve yöntemlerin envanterinin ortaya konması ve bu konuda gelecek adımlarını şekillendirebilecek yenilikçi fikirler ve benchmark yapılabilecek uygulama ve geliştirme önerilerinin ortaya konması projenin amacını teşkil etmektedir.

4. Çevreye Uyumlu Yeni Malzemelerin Sentezi ve Karakterizasyonu, 19 Ekim 2020 – (36 ay)

Proje Yöneticisi: Prof. Dr. Baki Hazer

Bu çalışmada doğal polimerler kullanarak yeni çevreye uyumlu polimerlerin sentezlenmesi planlanmaktadır. Otoksidasyon hava oksijeni ile doymamış yağların epoksitlenmesi ve peroksitlenmesidir ve yağların bozunmasına neden olur.  Yeni tannik asit graft edilmiş polipropilen kopolimerleri sentezlenecek ve bu kopolimer filmleri üzerinde bitkisel yağların açık havada beyaz ışık altında oksidasyonu izlenecektir. Bunun için klorlu polipropilen tannik asitle reaksiyona sokularak bir seri polipropilen-tannik asit kopolimerleri elde edilecektir. Cam petri kabı üzerinde yağın oksitlenmesi ile karşılaştırılacak ve anti oksidan etki yağın polimerleşmesi sebebiyle viskozitesi artacak ve kapiler viskometrede akışkanlığının ölçülmesi ile izlenecektir. Bu çerçevede doğal ürün ve alkaloid çeşitleri klorlu polipropilen ve polivinil klorüre graft edilerek antioksidan etkiler incelenecektir. Yağ asitleri ambalaj polimerlerine graft edilerek yeni biyobozunur malzemelerin sentezi çalışmaları devam edecektir.

5. Lezzeti Arttırarak İsrafı Azaltalım Projesi (30.11.2020-29.05.2022)

Dünya’da herkese yetecek kadar yiyecek üretilmesine rağmen, her gün açlık ve açlıkla bağlantılı sebeplerle yaklaşık 25 bin kişi hayatını kaybetmektedir. Ülkemizde de her yıl 14,5 milyon gıda çöpe atılmaktadır. Gıda israfı çeşitli faaliyetlerle engellenerek, bu kayıp azaltılabilinir. Ancak bunu okullarımızda, üniversitelerimizde yani eğitim merkezlerimizde gerçekleştirebilmek çok daha önemlidir. Bu doğrultuda; projede Kapadokya Üniversitesi Merkez yemekhanesinde gıda israfını azaltmak ve önlemek amaçlanmıştır. Dört aşamadan oluşacak projede, ilk olarak mevcut durum (günlük, aylık atık miktarı) analiz edilecektir.  İkinci aşamada ise gıda israfını önleyici anketler, broşürler ve görsellerle yemek servis alanlarında farkındalık çalışmaları yapılacaktır.  Mevcut durumun analizi ile gıda israfını önlemeye yönelik yemek reçetelerinde iyileştirme çalışmaları da yapılacaktır. Üçüncü aşamada ise iyileştirme önerileriyle hazırlanan reçetelerin merkez yemekhanesinde hazırlanması ve sunulması gerçekleştirilecektir. Bu aşamada da israf miktarı belirlenecektir. Elde edilen verilerin kıyaslanmasıyla sonuçlar somutlaştırılacaktır. Dördüncü aşamada halen gıda israfının gerçekleşmesi halinde kompost üretimi pilot ölçekte gerçekleştirilecektir.

6. LÖSEV Mandalinalı Lezzetler Projesi (01.11.2020-30.04.2021)

Turunçgiller, üretim ve ihracatı her geçen yıl artan, dünyada en fazla yetiştiriciliği yapılan meyve grubudur. Bu meyve grubunda bulunan mandalina ülkemizde Karadeniz, Akdeniz ve Ege bölgelerinde yaygın olarak yetiştirilen bir meyvedir. Mandalina kolay soyulabilmesi ve yüksek vitamin içeriği ile sevilerek tüketilen bir meyvedir. Bu meyvenin özellikle kanser hastalığına karşı koruyucu olduğu yapılan bilimsel çalışmalarda belirtilmiştir. Ancak hastalara sunulan mandalinaların, üretiminde tarımsal faaliyetlerin olabildiğince iyi tarım uygulamalarıyla gerçekleştirilmesi önemlidir. Ülkemizde başta lösemili ve kan hastası çocuklar olmak üzere 7’den 70’e tüm kanser hastası bireylerin, sağlık ve eğitim başta olmak üzere her türlü ihtiyaçlarının sağlanmasına yardımcı olan LÖSEV vakfı, iyi tarım uygulamalarıyla mandalina üretimini gerçekleştirmektedir. Bu projede LÖSEV tarafından iyi tarım uygulamalarıyla üretilen ve satış gelirlerinin hasta bireylerin tedavisi için kullanılan mandalinaların pazar değerinin ve kullanım alanın arttırılması için gastronomi alanında çalışmalar yapılması hedeflenmiştir. Çalışmanın tamamlanması sonucunda, bilgilendirme broşürü hazırlanarak oluşturulan reçetelerin bilgi kitapçığı hazırlanarak paylaşılacaktır.

5. İnsansız Hava Aracı ile Tarımsal Uygulamalar, 1 Mart 2019- (36 ay)

Proje Yöneticisi: Dr. Rıfat Benveniste

Tarım sektörü ülke nüfusunun beslenmesine, istihdamın artırılmasına, ülkemizin kendi kendine yetebilmesine, sanayi sektörünün hammadde ihtiyacının karşılanmasına ve sanayiye sennaye aktarılmasına katkı sağlar. Bu katkılarından dolayı ülkemiz için tarım sektörü sosyal gelişmemiz ve ekonomik kalkınmamız için çok önemlidir. Tarım sektöründe üretim, doğa koşullarına bağlı olduğu için üretim miktarında, kalitesinde ve verimliliğinde belirsizlik çok yüksektir. Tarımsal ürünlerin üretim dönemleri diğer sektörlere göre daha uzundur ve belirli zamanlara yoğunlaşmaktadır. Bu belirsizliklerden dolayı; üretimde doğal etkenlerin etkisinin azaltılması, hızlı ve etkin şekilde bitki hastalıkları ve zararlılarıyla mücadele çok önemlidir.

Günümüzde insansız hava araçları ile tarım ürünlerinin üretim miktarının ve kalitesinin arttırılması, ürünlerin gelişiminin izlenmesi amaçlanmaktadır. Bitkiden örnek alınarak, bitkinin sağlığı ve gelişimi izlenebilir, buna göre hastalıkları önleyici ve tedavi edici gerekli adımlar atılabilinir. Bu proje ile ilk etapta seçilen bir tarım ürününden yaprak, dal gibi belirli ebatta parça kesip taşıyacak bir yapı tasarlanması amaçlanmaktadır. Bu yapı tarım alanında en çok kullanılan DJI phantom tipi İHA’ya uygun olarak geliştirilecektir. İkinci etapta bu yapı İHA’nın üzerinde belirli analizleri de yapabilecek bir aparat haline getirilecek ve piyasadaki farklı İHA’lar üzerinde bu aparatın geliştirilip çip üstü laboratuvara dönüştürülmesi üzerinde çalışılacaktır. Projenin başarılı sonuçlanması durumunda ikinci etap proje olarak bu amaca yönelik daha spesifik bir İHA’nın tasarımı yapılacaktır.

6. Doğal Ürünlerden Biyobozunur, Yeni Çevre Dostu Blok/Graft Kopolimerlerin Elde Edilmesi Projesi, 1 Aralık 2018 – (24 Ay), 1 Aralık 2018 – (24 ay)

Proje Yöneticisi: Dr. Rıfat Benveniste

Petrole dayalı polimer malzemenin biyobozunur olmaması ve petrol yataklarının kısıtlı olması sebebiyle yenilenebilir-doğal ürünler hayli önem kazanmıştır. Bu proje çalışmasında doğal ürünlerden poli-3-hidroksi bütiratın (PHB) türevleri sentezlenerek çok daha çeşitli amaçlara yönelik yeni ürünlerin ortaya çıkartılması amaçlanmıştır. Genellikle tıpta doku mühendisliğinde kullanımına yönelik-radiyopak PHB iyodo benzoil türevleri elde edilmiştir. İlaç salınım sisteminde kullanımına yönelik PHB nin polietilen glikol ve izopropil akril amit kopolimerleri sentezlenerek fizikokimyasal karakterizasyonları gerçekleştirildi. Bunların yanında bitkisel yağların oksidasyonu ile polimerik yağ peroksitlerin sentezi ile de yeni polimer malzeme üretimleri gerçekleştirildi. Bu yeni yağ esaslı kopolimerlerin de kullanım alanları ilaç salınım sistemi ve ağaç emprenye alanında uygulama alanları bulmaktadır.